banner1451
banner1461

Eski okuyucularım varsa bilir, "çocuklara hayal satan" bir kahramanım vardı. Bayramda yeniden açtı dükkânını. Ve çocukluğumun mahallelerine taşıdı beni.

Bayram sabahında mahallenin kızları cicilerini giymiş kapıları çalıyordu.

Küçük bir arsada taştan kalelerle maç yapıyordu çocuklar.

Anneler mendil içinde lokum dağıtıyordu ev işi limonata.

Hayal satan adam gözlerini yola çevirdi.

Baktığı sokaklarda kendi çocukluğunu ararken elinde laptopla 15'li yaşlarda bir çocuk girdi içeri.

"Zamanı değerlendirmek istiyorum" dedi.

Hayallere dalmış olan adam şaşırdı, "hangi zamanı?" Gelecek zamanı işaret etti çocuk.

"10 yıl sonrasının hayallerini istiyorum!"

*

Bugüne kadar geçmişin hayalleriyle ayakta duran dükkâna hiç böylesine aykırı bir müşteri gelmemişti.

"Ah be evlat" dedi hayal satan adam, "galiba sen elindeki laptopta bunları daha kolay bulabilirsin." "Hayır" dedi çocuk, "sizin sadece geçmişi değil geleceği de hayal edebileceğinizi biliyorum."

Adam kolay kazanacağı maçı beklerken dişli bir rakip bulduğu mahalle maçlarını hatırladı.

Çocuk konuşuyordu o sıra.

"Karanlık adamlara çelme takmayı bilen çocuklara güneşi öptüren bir adam her şeyin altından kalkar!"

Adam oturduğu tabureden kalktı, gözlerini kapayıp gelecek zamanın sayfalarını çevirdi.

Zaman su gibi akıp gitmişti. Futbol yine kirliydi, kulüp başkanlarının ağzı yine bozuktu.

Analara sövenler el üstündeyken, dürüstlük yerinde bile saymıyordu. Geri gitmişti her şey, gelen gideni aratıyordu yine.

*

Adam bir film şeridi gibi önünden geçenlerin yolunu kesti ve durdu. Gözleri kanıyordu mendille usulca sildi.

"Evet!”  dedi çocuk "hala hayallerimi bekliyorum." Yüreğini efkar basmıştı adamın, bir çocuğun gelecek hayallerine mühür basmaktan kaçındı. "Denedim ama olmuyor" dedi.

Geleceğin mektubunu vermedi çocuğa, resimleri de göstermedi.

"Şimdiki zamanı iyi değerlendirirsen gelecek de güzel olur" dedi.

Hayallerinde gördüğü karanlıklara inat, sürpriz bir serenat diledi çocuğa.

Aydınlık bir hayat.

O çocuğun şahsında bütün çocuklara.

H. Yalçın’dan…

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol