banner1451
banner1461

İşim gereği birçok kez uçak yolculuğum zuhur etse de, bu gidişimizin bambaşka bir anlamı olduğunu, olacağını biliyordum.

Düşünün, şehrimizin en büyük tekstil firması ve tek holdingi olan Kipaş, Aydın Söke’ye Avrupa’nın en büyük kağıt fabrikasını kurmuş, açılışı da Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan beyefendi yapacak, biz de bu mutluluğa ortak olacaktık.

Daha uçakta iken Kipaş Yönetim Kurulu Başkanı sayın Hanefi Öksüz’ün, en yakın ortağı Gümüşer ailesinin gözlerindeki ışığı, sevinci ve uçağın içine yansıyan mutluluğu hissetmek, gözlemlemek mümkündü.

En azından ben öyle hissediyordum!

Üstelik de tutulan özel uçakta 170 yolcu vardı ki bunların hepsini de tanıyordum. Çoğu şehrimizin ekonomisinin can suyu olan, değer katan, yatırımları, istihdam alanları, ihracatları ve şehrimize kazandırdıkları dövizlerle piyasanın cankurtaran simidi olan değerli işadamlarımızdan, şehrin gelişmesi, hizmetlerin artması için özveriyle çalışan siyasetçilerimiz, belediye başkanlarımız, STK temsilcilerimiz ve gazeteci dostlarımızdan oluşan ekip, İzmir’e indiğimizde, oradan da Aydın Söke’ye geldiğimizde, soğuğa rağmen içimizi ısıcak bir karşılama bizi bekliyordu.

*

Açılış için her şey mükemmeldi. Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayip Erdoğan’ı dinlemek daha büyük bir ayrıcalık, daha büyük bir keyifti. Yatırımından dolayı, bölgeye sağladığı katma değerden ötürü Öksüz ve Gümüşer ailesine övgüler yağdırdı, teşekkür etti.

Yatırım ile istihdam ile ihracat ile Avrupa’ya gol atıyorduk. Kıskanmayıp ne yapacaktı batı…

Gerek gurupta bulunan hepsi de birbirinden değerli siyasetçilerimiz, belediye başkanlarımız, sivil toplum kuruluşu kanaat önderlerimiz, işadamlarımız, gazeteci arkadaşlarımız şehrimizin gurur abidesi Kipaş ile bir kere daha gurur duyarken, şehrimizde sanayileşmenin çeşitliliğine sağlayan, her geçen gün yatırım alanlarını genişleten sayın Öksüz ailesine minnet duyduğumuzu belirtmek istiyorum.

*

Ve dönüş…

Sevincimiz yarım kaldı. O kadar mutluluk tablosundan sonra, uçağımızı kullanan pilotun ‘Yerden sinyal alamıyorum, mecburen Gaziantep’e geçiyorum!’ anonsundan sonra zaten vakit geç olmuştu, gece yarısına yakın saatte Gaziantep’e indik ve soğuk havada evlerimize döndüğümüzde hepimiz de havaalanımızda uçakların iniş-kalkışına engel olduğu söylenen ILS cihazının bulunmayışına üzüldük, kime ne diyeceğimizi bilemez olduk.

Temennim, siyasi iradenin de desteği ile havaalanı için elzem haline gelen bu cihazın bir an önce kullanıma yani devreye sokulması… Kahramanmaraş halkının bu çileye, bu işkenceye layık olmadığını herkes biliyor, inancım odur ki yetkililer ve etkili siyaset cenahı bu sorunu kısa sürede çözecektir. Eminim ve son kararım.

Bekliyoruz…

*

Günler su gibi akıp geçiyor, kış tüm gerçekliliği ile kendini hissettirirken, son 20 yılın en büyük karı yağıyor şehrimize.

Şehir gelinlik giymiş gibi. Nazlı bir gelin gibi… Beyaz örtüsüne bürnmüş kardan bir çiçek gibi…

Kar yağışı devam ederken, bu mevsimin en güzel, en şifalı içeceği kuşkusuz salep. Şifa kaynağı, vücudun direncini artırır, bağışıklık sistemini güçlendirir, mikropları öldürür, virüsün yayılmasını önler.

Bu mevsimde en güzel, en yararlı içecek salep iken, biz de bir salep ikramında bulunalım dedik, gazeteci arkadaşlarımızı davet ettik, keçi sütü ve salep karışımı olan salep içeceğini birlikte içerken, bu zevki, bu mutluluğu, bu karda salep geleneğinden yoldan geçen sağlık çalışanlarımızı, emniyet mensuplarımızı ve vatandaşlarımızı mahrum bırakmak istemedik.

Soğuk günlerde sıcak salep ikramlarımızla içlerini ısıttık, hayır dualarını aldık.

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol