Kahvaltıya mazeret yok
Kahvaltı yapmayanlar öğle ve akşam yemeklerinde tıkanırcasına yeme davranışı sergileyerek aşırı enerji alabiliyorlar. Birçok kişi kahvaltı etmeyerek zayıflayacağını düşünse de, hiçbir çalışma kahvaltıyı atlayanların daha zayıf kaldıklarını desteklemiyor çünkü diğer öğünlerle fazlasıyla bu açık kapatılmış oluyor.
Kahvaltı etmek veya atlamak vücut iştah metabolizmasını ve gün içerisindeki kan şekeri regülasyonuna direkt etki ediyor.
Zamansızlık, geç uyanma, iştahsızlık, aç hissetmeme kahvaltı yapmayan bireylerin genel mazeretleri; ama unutmayın ki bunlar sadece mazeret ve düzeltmek sizin elinizde.
Kahvaltı edince acıktığınızı mı hissediyorsunuz?
Açlık hissi fizyolojik ve olması gereken normal bir sinyaldir. 3-4 saat arayla acıkmak ve vücuda doğru besini vermek metabolizma hızını artırmanın önemli bir yoludur.
Ancak kahvaltıda sadece “meyve, reçel-tereyağ-ekmek yemek, beyaz un ve yağdan oluşan bir poğaça, şeker ve şeker ilaveli besinler: kek, kurabiye, şekerli bisküvi kahvaltılık gevrek, meyve suyu” gibi besinleri tüketmekten uzak durun. Bu besinler kan şekerini hızlı yükseltip hızlı düşüşe geçireceği için 1-2 saat içinde tekrar acıkma durumu oluşacaktır.
Sağlıklı tercihlerle güne mükemmel başlangıç
Kahvaltı yapmak kadar kahvaltıda ne tükettiğimiz önemli olmakla birlikte protein, yağ ve karbonhidrat dengesinin sağlanması gerekmektedir.
· Kahvaltılarınızda proteinden zengin yumurta ve peynire mutlaka yer verin. Özellikle yumurta, anne sütünden sonra en kaliteli proteindir aynı zamanda uzun süre tok tutucu etkiye sahiptir.
· Tam tahıllara yönelin: rafine(beyaz) ekmek ve kahvaltılık gevrek ile yapılmış kahvaltı kan şekerinizi hızlı yükseltir ve yerken miktar kontrolü sağlaması zordur. Oysa tam tahıllı ürün tüketimi kan şekerinde denge profilini oluşturup yüksek posası sayesinde uzun süreli tokluk sağlar.
· Zeytin-ceviz gibi omega3’ten zengin elzem yağ asitleri içeren kaliteli yağlara kahvaltıda tabağınızda yer açın.
· Posa bakımından zengin, vitamin ve mineraller deyince ilk aklımıza gelen sebze veya meyveyle tabağınıza renk katın.
Ve son olarak Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından yapılan tüm çalışmalarda, bel çevresi genişliğinin metabolik hastalıklara yol açtığı görülmüştür. Bununla birlikte bel çevresi genişliği ile kahvaltı alışkanlığı arasında doğrudan ilişki kanıtlanmış olduğunu vurgulayarak ince bele giden yol kahvaltıdan geçer diyor kahvaltılı, sağlıklı, mutlu günler diliyorum…