SANKO ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİLERİ VE BEYAZ ÖNLÜK

Konukoğlu, yaptığı konuşmada, kendisinin çalışma yaşamına çıraklıktan başladığını anımsatarak, “Beyaz önlüğü giyince sakın havalanmayın. Bana ustalık unvanı verildiğinde şöyle bir hafta havalandım” diye konuştu.

“Ustam, ‘Yapacağın bir tek şey var. Usta oldun daha çok mütevazı ol. Ve empati kur’ dedi” diyen Konukoğlu, şöyle devam etti:

“Eskiden empati demesini bilmezdik ama onun yerine geçen ifadeler kullandı.  Empatiyi bilmezdik, şöyle yapardım; sandalyeyi masanın diğer tarafına koyardım, karşındakine söylercesine laf söylerdim. Ondan sonra o tarafa geçip geri bu lafı ben yersem nasıl olur diye düşünürdüm. İnsanlar yükseldikçe mütevazı olmalı. Eğer siz hastaya anneniz babanız diye bakmazsanız, güler yüzle karşılamazsanız sizin verdiğiniz o ilaçların hepsi boş.”

“EN İYİSİNİ ALDIK”

Hastanenin kuruluş sürecine de değinen Konukoğlu, gelişmiş ülkelerdeki örnek olabilecek hastaneleri dolaştıklarını bildirdi.

Babasının rahatsızlığı döneminde Gaziantep’te üst düzey hizmet sunulan bir hastane olmamasının çok sıkıntısını çektiklerini ve kendi çektikleri sıkıntıları başkaları çekmesin diye Özel Sani Konukoğlu Hastanesi’ni kurduklarını anlatan Abdulkadir Konukoğlu, şunları kaydetti:

“Bu hastaneye kurulduğu tarihten itibaren, tıbbi teknolojinin son ürünlerini alıyoruz. SANKO Üniversitesi için de cihazların en iyileri alındı. En iyisini alıp, annelerinin, babalarının gözlerinin nuru olan çocuklarımıza en iyi eğitimi verelim diye düşündük. Özel Sanko Okulları Fen ve Teknoloji Lisesi’nde de aynı düşünceyle hareket ettik.”

REKTÖR PROF. DR. AHMET SINAV

Rektör Prof. Dr. Ahmet Sınav ise hekimliğin kutsal bir meslek olduğuna dikkati çekerek, “Çünkü insan hayatıyla uğraşma ehliyetidir hekimlik. O yüzden adına hekim denir. Hekim hikmet sahibi demek. Bilge insan demek. Bilge sadece bilen değildir. Bildiğini uygulayandır ve onu öğretendir” diyerek hekimliği tanımladı.  

“Öyleyse bizim şanımız her şeyden yüksek, eğer biz hekim isek adımıza layık olmak istiyorsak hem bileceğiz, hem bildiğimizi yaşayacağız, hem de bunu öğreteceğiz” diyen Prof. Dr. Sınav, öğrencilere şöyle seslendi:

“Size hocanız olarak bir küçük öğüdüm daha var. Biliyorsunuz hekimlere şiddet son senelerde arttı. Belki toplumu, toplumun kültür düzeyini suçlayabilirsiniz. Ama biraz da kendimizi eleştirmemiz lazım. Madem hikmet sahibi hekimler olacağız. Hastalarımız bize muhtaç. Hastalarımız bize acılar içeresinde geliyor. O acılarından kurtarıp normal hayatlarına devam edebilecek bir şekle getirmekle görevliyiz.

Onları tedavi etmekle görevli tabipleriz acılar içinde sevdiklerini içeriye gönderip size emanet eden yakınlarının psikolojisini lütfen biraz anlamaya çalışın. Onlara güler yüzle sabırla onların sorunlarını paylaşmaya çalışın. Hekimlik bunu gerektirir. Dünyanın en stresli mesleğidir. 7 gün 24 saat çalışmak zorundasınız, hiç boş zamanı yoktur hekimliğin. Çocuğunuz ateşler içinde yanarken başka birsinin çocuğuna gitmektir hekimlik. Gitmek zorunda olmaktır hekimlik.”

Beyaz önlüğün sorumluluğunun çok büyük olduğunun altını çizen Prof. Dr. Sınav, “Bu sorumluluk meslek hayatının sonuna kadar sürer. Son nefese kadar o önlükle yaşayacaksınız arkadaşlar” ifadelerini kullandı.

DEKAN PROF. DR. SALİH MURAT AKKIN

Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Salih Murat Akkın da henüz genç bir tıp eğitim kurumu olduklarını hatırlatarak, “İki yıl önce yola çıkan Tıp Fakültemiz ailesine bu yıl 70 yeni öğrencimiz katıldı. Her biri birbirinden değerli bu genç meslektaş adaylarımız, hekimlik mesleğine attıkları ilk adımlarında, aynı zamanda mesleğimizin kutsal kabul edilen sembollerinden biri de olan beyaz önlüklerini birazdan törenle giyecekler. Ve böylece tıp fakültesi öğrencisi olmanın ayrıcalığını ve gururunu daha bir derinden duyumsamaya başlayacaklar” diyerek, öğrencilerini kutladı.  

Tıp Fakültesinin güçlü eğitim kadrosunun hep birlikte, öğrencilerin sadece tıbbı çok iyi bilen mezunlar değil, “iyi ve nitelikli” birer hekim olmaları için çaba göstereceklerini vurgulayan Prof. Dr. Akkın, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ülkemizin önde gelen hekimlerinden, aynı zamanda şair olan hocam Prof. Dr. Hüsrev Hatemi, ‘Yalnızca tıbbı çok iyi bilenler aslında tıptan da anlamıyordur’ derdi. Gerçekten de bizler burada, doktor olmakla hekim olmak arasındaki ince ama çok derinlikli, önemli farkı, hekimliğin temelinde yatan insan sevgisi bağlamında ele alarak işlemekteyiz ve öğretim programımıza aldığımız insan bilimleri ve sosyal bilimler konuları ile de işlemeye devam edeceğiz. İşte bu hümanist tıp anlayışı çerçevesinde, önlüklerinizin ve yüreklerinizin yaşamınız boyunca saf ve temiz kalacağına inancımızın tam olduğunu şimdiden bilmenizi isteriz.”

Konuşmaların ardından geçen yıl eğitime başlayan SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi ikinci sınıf öğrencilerinden Elif Sezal ve Ahmet Harmankaya’ya, hocaları eşliğinde geliştirdikleri ve uluslararası boyuttaki kongrelerde projelerini sundukları için Mütevelli Heyet Başkanı Abdulkadir Konukoğlu tarafından  başarı belgeleri verildi, altın armağan edildi.

Beyaz önlük giyme töreni, toplu fotoğraf çekimi ve kokteylle sona erdi.