Öne Çıkanlar BAHÇE YANGINI EVLERE SIÇRAMADAN SÖNDÜRÜLDÜ İLGİNÇ İDDİA KAYAK MERKEZİ SENEYE HAZIR KOLAT; TAKIMI BERABER ÇIKARALIM ŞEREFSİZ BÖLÜCÜ ÖRGÜT MENSUPLARINI LANETLİYORUM.

Bu haber kez okundu.

HAFTANIN ÖRNEK HAREKETİ KAHRAMANMARAŞ’TAN
 Kahramanmaraş Din Görevlileri ve Gönüllüleri Derneği Başkanı Bozdoğan, "Sizler camilere gittiğinizde Allah'ın misafirlerisiniz"

 

1-7 Ekim arasında "Camiler ve Din Görevlileri Haftası" etkinlikleri çerçevesinde Kahramanmaraş Din Görevlileri ve Gönüllüleri derneği üyeleri Egemenlik İlkokulu ve Ortaokulunu ziyaret ederek kırtasiye yardımında bulundu.

 

Dernek Başkanı Şevket Bozdoğan 2-D sınıfındaki eğitim gören öğrencilere 1-7 Ekim arasında "Camiler ve Din Görevlileri Haftası" olduğunu hatırlatarak öğrencileri haftayla ilgili bilgi verdi.

Bozdoğan, bu yılki temanın "Cami, Kadın Ve Aile, yani; Çocukların, anneler ve babalarla camilere gitmesi" olduğunu belirterek şunları söyledi:

"1986 yılında beni ülkemizde "Camiler ve Din Görevlileri Haftası" kutlanmaktadır. Bu hafta Türkiye'de "Camiler ve Din görevlisi haftası"dır. Bu yılki temamız "çocukların, anneler ve babalarınla camiye gitmesi"dir. Zaten sizler Kuran-ı Kerim kurslarına geliyorsunuz. Camilere giderken, babanızla, annenizle cuma namazlarına ve bayram namazlarına beraber gitmeliyiz. Baba oğulla, ana kızla, dede torunla ailece gitmenizi istiyoruz. Camiler Allah'ın evleridir. Camilere gidenlerde Allah'ın misafiridir. Sizler camilere gittiğinizde Allah'ın misafirlerisiniz. Onun için cami görevlileri sizleri camilere bekliyor. Bu hafta sebebiyle okulunuzu ve sınıfınızı ziyaret ettik."

Konuşmaların ardından dernek olarak getirdikleri kırtasiye malzemelerini çocuklara dağıtıldı.

 

2-D sınıfı öğrenceleri ise camilere yaz Kuran-ı Kerim kursuna gittiklerini bunların dışında aileleriyle de cami gitmek istediklerin söyledi.

 

BAŞKAN BOZDOĞAN’IN GENİŞ AÇIKLAMASI

Camiler, semayı saran en coşkulu çağrısıyla günde beş kez insanları tevhîde, namaza, huzura ve manevi dirilişe dâvet eden kutsal mekânlardır.

Camiler, Minarelerinden göğe yükselen ezan sesleriyle, kubbelerinde yankılanan Kur’an tilâvetleriyle, kürsü ve minberlerinden gönüllere akan nasihatleriyle huzur ocaklarıdır. Oralarda dualar edilir; günahların affı için gözyaşları dökülür ve kubbeleri çınlatan “Âmîn” sesleri semaya yükselir! Oralar nice yakarışlara, nice nedâmetlere, nice ikrârlara, şahittir.

İnsanlar için yeryüzünde inşâ edilen ilk mabet Ka’be-i muazzamadır. Camiler Kâbe’nin birer şubesi ve Allah’ın evi olarak kabul edilir. Dolayısıyla Kâbe’ye bahşedilen rahmet ve bereketten, her cami nasibini alır. İşte camilere her gelişimizde ruhumuzun dinlenmesi, gönlümüzün ferahlaması, mânevî duygularımızın coşması bundandır.

Allah Rasûlü (s.a.s) ve ilk Müslümanlar,  Mekke’deki on üç yıllık mabet hasretlerini, hicretle birlikte Kubâ Mescidinin ve arkasından da Mescidi-i Nebevî’nin inşâsıyla dindirmişlerdir. Çünkü Allah Rasulü’nün gözünde bir şehir ve toplum, camisiz ve mabetsiz olamazdı. Kutlu Nebi’nin izini takip eden müminler de gittikleri her yeri camilerle süslemişlerdir. Çünkü onlar camileri şehrin, toplumun kimliği, toprağın tapusu olarak algılıyorlardı.

Camiler bizim medeniyetimizde şehrin kalbidir, İslam toplumunun sosyal rotasını tâyin eden pusulalardır. Tarihimizde camiler, sadece beş vakit namaz kılınıp dua edilen yerler olmamıştır. Bu kutsal mekânlar aynı zamanda ilmin, irfanın, bilginin, hikmetin, hüznün ve sevincin paylaşıldığı birer yuvadır.

Şüphesiz ki camiler Allah’a sevimli gelen yerlerdir. Bu yerleri dolduran müminler ise, Allah’ın en değerli misafirleridir. Camiler bir milletin bağımsızlığının simgesi ve o ülkenin Müslüman olduğunu belirten tapu senetleridir.

Cami ve mescitler insanların ruhen temizlenip arınmaları ve istikamet kazanmaları, birbirlerini sevip kaynaşmaları, birlik ve beraberlik şuurunu elde etmeleri ayrıca toplumun manen yükselmesi, ahlaki değerlerin korunup yaşanması yönünde önemli fonksiyonlar icra etmektedirler.

Camiler manevi hastalıkların şifa kaynağıdır. Buralarda kin, nefret, gıybet, dedikodu, içki, kumar, gibi kötü duygu, düşünce ve davranışlardan uzak durmanın önemi öğretilmekte, ruhi bunalımlara manevi şifalar elde edilmektedir.

Camilerimiz dua ve ibadetlerin topluca Allaha arz edildiği, gönüllerin yıkandığı, kalplerin nur ile dolup gerçek huzurun elde edildiği kutsal mekânlardır.

Cami ve mescitler, aynı zamanda insanlara helal ve haramın, güzel ahlakın, doğruluk ve dürüstlüğün öğretildiği, sevgi, saygı ve kardeşlik ruhunun işlendiği huzur dolu eğitim öğretim mekânlarıdır. Bu yönüyle camilere görünmeyen üniversitelerdir Camiler Müslümanlara hayat veren ortak bir kalp gibidir. O kalpte hayat varsa Müslümanlarda da hayat vardır.

Cami ve mescitler yeryüzünün en güzel mekânlardır.

Yüce dinimiz İslam’a göre yeryüzünün tamamı mescit sayılmasına rağmen namazların camide cemaatle kılınması teşvik edilmiştir. Bu teşvik fert ve toplum açısından büyük önem arz etmektedir. Nitekim namazlarını daima mescitte ve cemaatle kılan Peygamberimiz ömrünün son günlerinde, hasta halinde bile ashabın yardımı ile mescide gelerek namazını cemaatle kılmaya özen göstermiştir.

Birlik ve beraberliğimizin ilham kaynağı olan camiler, Milli ve Manevi Değerlerimizin öğretildiği yerlerdir. Sonsuz kerem sahibi Mevla’mız, Yüce Kitabımızda şöyle buyurur: “Allah’ın mescitlerini, ancak Allah’a ve ahiret gününe inanan, namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren ve Allah’tan başkasından korkmayan kimseler imar eder.”[i]

Şüphesiz cami imar etmek, saray benzeri bina inşa etmek değildir. Cami, eğer Allah için atan kalplerle doluyorsa mamur demektir. O halde kadın-erkek, baba-oğul, ana-kız, dede-torun “haydin kurtuluşa” çağrısına kulak verip koşarak camilerimizi mamur edelim.

Geçmişten bu güne malıyla, mülküyle, gönlüyle muhabbet ve sadakatiyle, bıkmadan yorulmadan, camilerimize ibadet aşkıyla hizmet eden ve etmiş olan kardeşlerimizi minnet ve şükranla yâd ediyor, vefat etmiş olanları ise rahmetle anıyoruz. Bütün Din Gönüllülerimizin Camiler ve Din Görevlileri Haftasını kutluyorum. Camiler ve Din Görevlileri Haftasının ülkemiz ve milletimiz için hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Haktan niyaz ediyorum”

 

HABER- KAMERA: Hacı Ali GÜNEBAKAN



 

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol