Bir yanımız kan içindeyken!

ARAKAN’DA YAŞANANLAR DEHBET VERİCİ

Şuurlu Öğretmenler Derneği (Öğder) Genel Başkanı İsmail Hakkı Akkiraz ile Yönetim Kurulu Üyelerinin Saadet Partisi’nin 5 Ağustos Pazar günü İstanbul Kadıköy Meydanında yapacağı ‘Arakan Müslümanlarına ve bütün Mazlumlara Destek, Zalimlere Lanet Mitingi’ne destek amacıyla ziyaretinde konuşan Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Günümüzde Müslümanlığın zor şartlar altında yaşandığını belirten KamalakPeygamber efendimizin hadisi şerifini hatırlattı. Dünya üzerinde bütün Müslüman coğrafyalarında Müslüman kanı aktığına dikkat çeken Kamalak, Müslümanlar adına hareket eden bazı kuruluşların ise kurtuluşu Avrupa Birliği’nde gördüğüne şahit olduğunu söyledi. Arakan’da yaşananların Müslüman ların soykurumu olarak değerlendirilmesi ve derhal harekete geçilmesi gerektiğini söyleyen Kamalak, “. Avrupa Birliği’nin bir takım hedefleri olabilir. Ama Avrupa Birliği’nin ana ve ortak noktası İslam’ı yok etmektir. Nihai amacı budur. Avrupa Birliği’nin etkin amacı; küresel emperyalizmi takviye etmek, İslam’ı ise yok etmektir. Avrupa Birliği’nin özü bu. Bakıyoruz bir takım Müslümanlar kurtuluşu maalesef orada görüyor. Yani Müslümanlar kurtuluşunu cellâdında görüyor. Ne büyük gaflet. Müslümanlar, düşmanlarından medet umuyor. Toprak ayağımızın altında kayıyor. Dünyanın her yerinde oluk oluk Müslüman kanı akıyor. Bakıyoruz; Müslümanlar darmadağınık, permi perişan durumda. Müslümanların hedefleri sanki tabiri caizse; çelik çomak oynamaktan ibaret. Küçük küçük menfaatler peşinde koşmaktalar. Arakan’da 70-80 yıldan bu yana yaşananlar dehşet verici bir durum. Bunca zamandan beri Müslüman kanı akıyor” diye konuştu.

TÜRKİYE SÖYLEMDE MAZLUMUN YANINDA

Yapılan katliamlar karşısında Türkiye’nin izlediği dış politikayı çok yanlış bulduklarını belirten Kamalak, Başbakan Erdoğan ile Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun söylemde mazlumdan yana olduklarını, ancak uygulamada küresel emperyalizmden yana olduklarını kaydederek, “Söz doğru ancak uygulama yanlış. Irak’ta 15- 2 milyon Müslüman katledildi. İyi de Türkiye, Müslümanlar kimin yanında yer aldı. Mazlumun yanında mı? Yoksa katillerin yanında mı? Libya’da yine öyle olmadı mı? Şimdi Suriye’yle ilgili uygulanan dış politikaya bir bakın. Bir faciadır bu, bir fecaattir bu. Eğer Türkiye daha olayların başında iken işi, barıştırıcı olarak ele almış olsa idi yaşanmakta olan katliamlar ve dramlar meydana gelmezdi. Düne kadar bir Kuzey Irak problemimiz vardı. Şimdi bir de Kuzey Suriye problemi çıktı ortaya. Türkiye yine mazlumun yanında yer aldığını iddia ediyor ama asıl itibariyle küresel emperyalizmin yanında yer alıyor. Türkiye’de 12 Mayıs tarihinde yayınlanan gazetelerde yer aldı, bütün kamuoyu da bunları okudu. Amerika’da askeri eğitimdi Mekke ve Medine’nin nasıl bombalanması gerektiği eğitim dersi olarak veriliyor. Amerika’nın yayınladığı bir takım haritalara baktığımızda Türkiye’nin önemli bir kısmı Kürdistan olarak ifade ediliyor. Daha iki gün önce ABD Başkanı Obama’nın yaptığı açıklamada Suriye’de ki Kürtlerin etkinliğinin artırılacağını dile getiriyor. Açıkça ifade ediyor. Peki, bütün bunlara rağmen Türkiye kimin yanında yer alıyor. Mazlumun yanında yer aldığını söylüyorlar. Orada akan Müslüman kanı. D-8’lerin prensipleri hayata geçirilmiş olsa, bu yaşananların hiçbirine meydan verilmez.” dedi.

AKKİRAZ; OSMANLI’DAN SONRA MÜSLÜMANLAR SAHİPSİZ KALDI

Öğder Genel Başkanı İsmail Hakkı Akkiraz ise yaptığı açıklamada Saadet Partisi’nin 5 Ağustos Pazar günü İstanbul Kadıköy Meydanında yapacağı ‘Arakan Müslümanlarına ve bütün Mazlumlara Destek, Zalimlere Lanet Mitingi’ne merkezleri başta olmak üzere bütün il başkanları ve temsilcilikleri ile destek vereceklerini bildirdi. Osmanlı’dan sonra Müslümanların sahipsiz kaldığını belirten Akkiraz, “Dünyada Müslümanların sahibi yok. Osmanlı İmparatorluğu yıkıldıktan sonra Müslümanlar birliğini kaybettiler. Ancak Türkiye’de Milli Görüş hareketinin ortaya koyduğu İslam Birliği fikri ne kadar isabetli bir fikir ve ne kadar büyük manalar içerdiğini bugün daha da iyi anlamaktayız. Bölünmüş ve parçalanmış İslam coğrafyasında maalesef Müslümanlar korumasız bir şekilde zalimlerin katliam ve soykırımına tabi tutulmaktalar. Arakan’daki Müslümanlar da 1932 yılından beri katliamlara ve zulümlere uğramaktadır. Şu mübarek Ramazan gününde onlara destek vermek, onların sesini bütün dünyaya duyurmak gerçekten çok önemlidir. Saadet Partisi’nin yapacağı bu mitingin bütün İslam coğrafyasının uyanışına vesile olacağı ve İslam Birliği’nin kuruluşuna zemin hazırlayacağını ümit ediyoruz” diye konuştu.