Mehmet Çetinkaya, gönlünden geçen projenin, kentsel dönüşümle birlikte eski sanayi bölgesinden belediyeden kendilerine verilecek 600-700 M2’lik alana, Dulkadirdoğlu ve Onikişubat Odaları için müstakil bina yapmak olduğunu ileri sürdü, “Hem Hayvancılık ve Tarım İl Müdürlüğüne yakın olur, ziraatçılarımız işlemleri için fazla zaman kaybı yaşamazlar. Hem de park sorunu çözüme kavuşur, altına yapılacak olan işyerlerinde zirai ilaç ve tohum bayiliği olan dükkânlar olur ki, bu da ziraatçıların işine yarar” diye konuştu.
HER İKİ ODANIN BAŞKANIYIM
Mevcut binalarında hem Dulkadiroğlu, hem de Onikişubat Odalarının işlemlerinin birlikte yürütüldüğünü kaydeden Çetinkaya, Onikişubat Odasının kurulması için henüz herhangi bir işaretin, ışığın bulunmadığının da altını çizerek, “Şu an her iki odanın başkanı benim” dedi, sözü ürün hasadına getirerek, kuraklık ve don olaylarına rağmen, verimde beklenen düşüşün yaşanmadığını, bu kaybın ancak yüzde 20-25 oranında olduğuna vurgu yaptı, “Her ne kadar beklediğimiz yağışlar düşmese de, bu yıl 2. ürünü ekecek olan çiftçi, mısır ve soya gibi ürünlere daha az yer verecekler, yani ekim alanı daralacak” dedi, akabinde sözü zehir akan Aksu Çayı’na getirerek, “Eskiden mısırın gövdesini kestiğiniz zaman süt beyazı su düşerdi, şimdi simsiyah. Yenilir mi, yenilmez. En iyisi hayvan yemi olarak kullanmak ama maalesef piyasaya sürülüyor” şeklinde konuşmasını sürdürdü.
MAZOT, TOHUM ve GÜBRE DESTEĞİ
Çetinkaya’ya, oda olarak çiftçilere yaptıkları mazot, gübre ve tohum desteğini hatırlattığımızda, sözlerini şu cümlelerle tamamladı; “Bunlar rutin destekler. Her yıl herkesin arazi büyüklüğüne göre bu destek verilir, ancak bu kez süreyi uzattık ki, bu ayın sonuna kadar, bu destekten yararlanmak isteyen çiftçilerimiz başvuracaklar” diyerek sözlerine nokta koydu.