Diş Hastanesi randevu vermiyor(muş)

28 Ağustos 2015, 11:29

504 kez okundu.

Biz yazınca millet, bir yerine bir şey batmış gibi havalara hopluyor, lafı başka tarafından anlıyor. Zaten bu şehirde gerçekleri, doğruları yazarsan yerin yok. İşine gelmeyenler, verimsizlikleri, yönetimsizlikleri ortaya çıkınca, basıyorlar feryadı.

Ya da aracı gönderip, ‘aman ne olur yazmasın!’ ricasında bulunurken dahi neredeyse buram buram tehdit kokan ifadelere maruz kalıyoruz. Ya benimsin, ya kara toprağın der gibi…

Hatırlayan çıkacaktır, daha önce bu önemli ve büyük sağlık kurumu ile ilgili kişisel düşüncelerimizi burada satırlara döktük. Dökerken, kimseyi incitmemeye özen gösterdik. Başhekimi sayın Şule Zulkadiroğlu diye sıkıntıları, gerçekleri de göz ardı edemezdik.

Niyetimiz üzüm yemekti, bağcıyı dövmek değil. Doğruya, mükemmele ulaşmak içindi amacımız.

Ancak şu kanaate vardım ki, Şule Zülkadiroğlu, bu koltuğu dolduramıyor, hakkını veremiyor. Bizim ne kurumla, ne de başhekimle uzaktan yakından bir alıp veremediğimiz de yok, olması da mümkün değilken, durup dururken neden dilimize doladık, ona bakalım.

İyi ki yerel gazeteler var, iyi ki onun acar muhabirleri haberi kokluyor. Bu genç çocuklar araştırmışlar, hastaların sesine kulak vermişler, neticede bu kanıya varmış olmalılar ki, hastanenin ve hastaların en ciddi sorunu haline dönüşen randevu meselesini gündeme taşımışlar.

Başhekim Zülkadiroğlu kendine göre haklı mazeretler üretebilir, bir takım bahanelerin arkasına sığınabilir, eyvallah!

Ama şu randevu meselesine kesin bir çözüm bulmadıktan sonra, bulamıyorsa da, ‘benden bu kadar!’ deyip bırakıp gitmelidir.

Malum, hastanenin randevu talebi ve her türlü sıkıntılarının çözümü için bir 182 çağrı merkezi var. İnternetten girip randevu almak istediğinizde, kaç takla atarsanız atın, randevu alırsanız, kendinizi şanslı sayabilirsiniz.

Madem randevu almak bir işkence, madem çileye dönüşüyor, o halde verimli olmayan bu sistem neden kuruldu?

Sayın Şule Zülkadiroğlu çıkıp biri basın açıklaması yaparsa, belki kangren haline dönüşmüş diğer sorunlar da çözülür de, biz de aracı olmuş sayarız kendimizi.

Tek acil klinik çalışırken…

Doktor yetersizliği kendini her demde gösterirken…

Hastanenin temizliği bile sorun olurken…

Olmuyor Şule hanım, olmuyor…

Ha, yok halinden memnunsa, yok vatandaşın randevu alma telaşından, işkencesinden mutluysa, diyecek bir sözüm yok, yoluna devam et bacım!