CHP ve AK Parti’de vaziyet ne âlemde?

11 Temmuz 2020, 11:34

285 kez okundu.

Şunun şurasında 2 hafta kaldı ki o da göz açıp kapayıncaya kadar geçecek.

Cumhuriyete Halk Partisi bu işi aylar öncesinden bitirdi. Rahat şimdi. Yerel siyasetini sürdürürken, CHP Milletvekili sayın Ali Öztunç da il ve ilçelerin sorunlarını meclise taşıyor, reytingini her geçen gün artırırken, kendisine yüklenen ‘atom karınca’ ünvanını hak edenler arasında boy gösteriyor.

Ali Öztunç, her geçen gün gerek yerelde, gerekse ulusalda sorunları taşımasıyla klasını, farkını ortaya koyuyor, kendisine olan hayran kitlesi sayışını artırıyor.

İl Başkanı sayın Esat Şengül de milletvekili ile uyumlu olduğu kadar, teşkilatı ile barışık siyasetini sürdürmeye devam ediyor, yapıcı eleştirileri ile de iktidarı uyarıyor. Yeterli mi, tabi ki değil.

Bakın, son gelen bilgiye bakılırsa, CHP Pazarcık teşkilatı, kendi teşkilat binasını satın almış. İl Başkanı sayın Esat Şengül de binanın tapusunu paylaştı. MHP ve CHP kendi mülkiyeti olan binalarda siyasetlerini sürdürürken, oysa bugün gücü elinde bulunduran, paraya para demeyen AK Parti Kahramanmaraş il teşkilatı, hâlâ kirada…

Neden acaba?

İktidar kanadında belirsizlik sürüyor.

Şundan sürüyor… Mevcut İl Başkanı Ömer Oruç Bilal Debgici sessiz sedasız başkanlığını yürütürken, ‘yerine koyacak, yerini dolduracak adam bulamıyorlar’ algısı her geçen gün yayılmaya devam ediyor.

Bulunur, bulunur… Sonra, kimse de bulunmaz Hind kumaşı değil.

Ancak görünen o ki, yerelde siyasetin mihenk taşı olan AK Parti Milletvekili sayın Ahmet Özdemir, muhtemelen Eylül ayında yapılacak olan kongrelerde tarafını ve tercihini kimden yana kullanacak. Geçmişte kendisine yapılanları unuttu mu, unutturdular mı, bilemem. Tercihte seçici olacağı gün gibi aşikâr!

İşin asıl önemli tarafı, bu partide belirleyici ve karar verici isim olarak bildiğimiz, tanıdığımız olan sayın Mahir Ünal ne düşünür bu arada. Tercihini ve tarafını kimden yana kullanır, işte o meçhul.

Ama söyleyecek bir sözü mutlaka olur, olacak!

Onu bunu bilemem de, sayın Debgici şu sıralar uyumlu siyasetini sürdürüyor. Kim ne düşünür belki bilemez ama kendinden emin. Dedik ya, ‘yerine koyacak, yerini dolduracak adam bulamıyorlar!’ diye, lakin Fırat Görgel faktörünü de kimse es geçmek istemiyor. Her şeye rağmen sayın Görgel’e olan bir sempati var. Partiyi ayağa kaldıracağına, toparlayacağına, gerçek partililerle siyaset yapacağına inananların sayısı çok.

Şunu kimse unutmasın ve kafasına iyi soksun, bu ülkede, bu şehirde herkesin alternatifi mutlaka vardır. Mezarlıklar vazgeçilmezlerle dolu…

Fırat Görgel… Zamanında, o hatayı yapmasaydı, başkalarının aklına uymasaydı, şimdi ya il başkanıydı, ya milletvekili… Başkalarının masum yalanları, masum vaatleri, başkalarının masum gibi görünen adam kullanma taktikleri, başkalarının sinsice kurdukları tezgâhlar, sizin kaderiniz olabiliyormuş. Bir siyasi tezgâhla, siyasi linç ve siyasi darbe ile devre dışı kaldı, bırakıldı gibi düşünülse de, kaz’ın ayağı öyle değil… Kusura bakmayın…

Ama o zamanlar taktik iyi işledi o zaman. Böl, parçala ve yut!

Neyse… Daha Eylül’e çok vakit var, o zamana kadar da köprülerin altından çok sular akacak.

Belki de yeni kabine açıklandıktan sonra bakarsınız il başkanı eski, tanıdık bir isim oluverir. Sürpriz sayılmaz yani.