Tecrübe başka şey. Bakkaldan alınmıyor, pazarda satılmıyor. Çalışarak, yaşayarak, görerek ve icraat sergileyerek bir yere gelenler ve başarı çıtasını yüksek tutanlar, yerel ve ulusal medyanın gözbebeği sevgili Cengiz Çiçek ile bizi böyle karşı karşıya getiriyor işte.

O’nun daha önce de yine böyle bir seminerde, toplantıda meslektaşlarına mesajlar ilettiğini, derse verdiğini okumuş, köşeme taşımıştım.

Bu belki de ya ikinci, ya üçüncü olacak. Hatırlamıyorum…

SANKO Holding Basın-Yayın Müdürü de olan Cengiz Halil Çiçek, Gaziantep Üniversitesi’nde, Dr. Öğretim Üyesi Ahmet Tan’ın danışmanlığında, Yönetim Kariyer Topluluğu tarafından düzenlenen Genç Kariyer Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, girişimci adaylarına iletişimin önemi konusunda paylaşımda bulunmuş. 

*

Sayın Cengiz Çiçek, başarılı ve deneyimli bir gazeteci, basın danışmanı olduğu kadar da, demokrat, hoşgörülü bir kardeşimiz. Kuşkusuz komşu Gaziantep’teki meslektaşlarımız, bu iletişim dersinden ders çıkarmışlardır.

Çünkü sayın Çiçek’i hangi meselede olursa olsun dinlemek bir ayrılacak olduğu kadar da büyük bir keyif.

Yaşamanın risk haline geldiği günümüzde riskten kaçınanların hangi işi yaparsa yapsın vasatın üzerine çıkamayacağını, başarının “yetinme” ile sınırlı olacağını belirten Çiçek, “Başarılı olmak istiyorsanız; yola göz hizanıza paralel bakmayın, 45 derece açı ile yukarıya bakın, açıyı büyütürseniz önünüzü göremezsiniz” demiş.

Daha ne desin!

*

“Yani sizden daha üst görevlerde olanlara bakın, oralara nasıl gelmişler, başarıyı nasıl sağlamışlar, onu görün” diyen Çiçek, devam ederek; “Ancak, bir süre sonra, yukarıdakilere baktıkça motivasyonunuzu kaybedebilirsiniz, işte bu nedenle zaman zaman 45 derece açı ile aşağıya bakın, başkalarının sahip olamadığı, sizin sahip olduklarınızı görün. Bu kesinlikle hayatı yalan üzerine bina etmek değil, hayatımızın bir gerçeğidir. Herkes aynı makamlara, değerlere, zenginliğe sahip olamaz. Zaten olsa kim, neyin mücadelesini verecek ki? Farklılıklar hayata renk katıyor, mücadele ruhunu geliştiriyor.” İfadesiyle hem iletişimin aracısız olmasına değinmiş, hem de iletişimin evrensel ve yerel kuralları kadar, bireysel özelliklerinin de bulunduğuna vurgu yapmış, iletişimde yazılı olanlar kadar, bireysel gözlemlerle geliştirilen uygulamaların da önemli ve etkili olduğunun altını çizmiş.

Ben bu adama, bu değerli dosta hayranım. Dikkat ediyorum, çevresinde, makamına gelen bir sürü gazeteci var. Herkese aynı mesafede, sıcaklıkta, samimiyette. Bölgecilik yapmıyor, ayrım yapmıyor, gülümseyen yüzünü esirgemediği gibi, elinden geldiğince de yardımcı oluyor meslektaşlarına.

*

Etkili iletişimde, bilginin zamanında, yalın ifade ile doğruların sunumu kadar beden dilinin de çok önemli olduğunu artık herkes kanıksadı, öğrendi. Sayın Çiçek’in ifadesiyle, iletişimde göz teması kurmak, iyi dinlemek, doğru anlamak ve eksiksiz aktarmak kadar; ses tonunu, bakışları, mimikleri ve ellerin hareketlerini de kapsayan beden dilini dikkate almak gerekir ki, beden dilini iyi okuyan kişinin, iletişimde başarısız olması mümkün değildir. 

 

İletişimin mümkün olduğunca “aracısız” sağlanması gerektiğine dikkat çeken Çiçek, “Hiçbir kasıt olmasa, hatta iyi niyetli olunsa da iletici konumundaki kişi, iletiyi ruhuna uygun iletemeyebilir. Eksik, fazla ve anladığı ölçüde yorumla sunabilir. Bilgi sizin olmaktan çıkar. Yazılı veya sözlü her iletişim, doğrudan yapılmalı” ifadelerine yer verirken, haklı tespitlere parmak basıyordu.

*

İnsanlar merhaba demeyi unuttu, hayırlı işler demeyi kenara bıraktı, iyi günler, günaydın demeyi ihmal etti. Toplumsal çürümenin, bireysel ve toplumsal ilişkilerin dejenere olmasında önemli rol oynayan sosyal patlama yanında, dostluk, arkadaşlık ve komşuluk ilişkileri de zaafa uğrayınca, insanlar tanıdıklarına dahi ‘günaydın, günün aydın olsun!’ demekten kaçınır oldular.

Günlük yaşam telaşı ve yaşam stresi yüzünden demeyin!

Kurum dışı iletişimin başarısı için kurum içi iletişim kanallarının açık ve üst düzeyde sağlanması için, ne olur siz de sevdiklerinize, iş arkadaşlarınıza, yakınlarınıza, kapınızda bekleyen güvenlik elamanına, asansörde karşılaştığınız apartman komşularınıza, oturduğunuz konutun çöplerini toplayan çalışana bir sıcak gülüşle günaydın deyin.

El öpmekle ağız kirlenmiyor!

Teşekkürler ve dillerine sağlık sayın Çiçek!

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol